Alzheimer ve Beslenme

Geldik bir diğer hayati konuya: beslenme. Bu da diğerleri gibi gün geçtikte zorlaşan bir durum maalesef. Bu durumu hem kendiniz için hem de hastanız için kolaylaştırmaya yarayan bazı püf noktaları elbette var.
Seti hazırlayan profesyonellerin bu konuda önerdikleri ipuçları şunlar:

• Hareketlerinizi taklit edebilmesi için sofrada karşınıza oturtun;

• Gerekiyorsa, çatal, bıçak yerine bırakın ellerini kullansın,

• Yiyeceğini küçük parçalara ayırın (boğazına kaçmasını engellemek için), hastalığın ileri evrelerinde yiyeceğini öğütün yada sıvı besin kullanın;

• Soğuk ile sıcağı birbirinden ayıramayabileceğini ve bu yüzden yanıklara çok yatkın olduğunu aklınızdan çıkarmayın;

• Çiğneme ve yutmayla ilgili sorunlarla başa çıkamıyorsanız doktorunuza başvurun;

• Sık sık yemek istiyorsa, yiyeceğini parçalara ayırın ve küçük porsiyonlar verin yada aşırı kilo almaması için meyve yedirin.

 Çatal bıçak kullanılmaması her ne kadar kulağa pek hoş gelmese de inanın çok yararlı bir yöntem. Çatal, kaşık ve bıçak kullanımı hastanızın kafasını karıştırabilir ve o şekilde rahat yemek yiyemeyebilir. Bırakın, elleriyle yesin. Anneannem bir eliyle çatalı tutarken bir elini yemeğin içine sokardı. O şekilde rahat ettiği için hiçbir şekilde itiraz etmezdik, siz de etmeyin. Artık ıslak mendilden çok daha kalın olan bezler var. Eczanelerde satılıyor ve işinizi çok kolaylaştırıyor. Bu bezlerle hastanızın ellerini silebilirsiniz ve temizliğinden emin olabilirsiniz çünkü banyo yapamayan hastaların temizliğinde kullanılması için üretilmiş. Hatta eğer isterseniz bu bezleri mikrodalgada ısıtabiliyorsunuz. Soğukla sıcağı ayıramama konusu da çok önemli. Ben beslenmeden ziyade kış mevsimine dikkat çekmek istiyorum. Kış aylarında eğer hastanız üşüyorsa bunu hissetmiyor olabilir. Siz üşümeyebilirsiniz fakat o yaşlı ve güçten düşmüş olduğu için üşüyebilir. Bu yüzden bu hususa özellikle dikkat edilmesi gerekiyor, her zaman üzerine kalın bir şey giydirmek veya bir hırka bulundurmak çok yararlı olacaktır.