31 Ocak 2012 Salı

Alzheimer Hakkında Bir Roman

Bugün D&R'da indirimdeki kitaplara bakarken bir kitap gördüm: Uzun Veda. Andrea Gillies adlı bir yazarın Alzheimer'la ilgili bir romanı. Gillies Alzheimer hastası olan kayınvalidesi ile birlikte yaşamaya başlamış ve anılarını kaleme almış. Kitap şu sıralar D&R'da 4 TL, son derece ucuz. Kitabı okurken hem Alzheimer'ın sadece bir unutkanlıktan ibaret olmadığını anlayacaksınız hem de hemen hemen her satırında sanki kendi hayatınızı okuyormuş hissine kapılacaksınız. Kitabı orijinal dilinde okumak isterseniz Keeper ismiyle bulabilirsiniz.

22 Ocak 2012 Pazar

Alzheimer ve Beslenme

Geldik bir diğer hayati konuya: beslenme. Bu da diğerleri gibi gün geçtikte zorlaşan bir durum maalesef. Bu durumu hem kendiniz için hem de hastanız için kolaylaştırmaya yarayan bazı püf noktaları elbette var.

Alzheimer ve Evde Hareket, Düşmeler

Yaşlı insanların zaten genel bir problemi evin içindeki hareketlerin zorluğudur. Bir de üstüne Alzheimer baş gösterince bazı şeyler çok daha zorlayıcı olabiliyor. Yataktan kalkmak, koltuğa oturmak, bir odadan diğerine geçmek tehlike bile arz edebiliyor. İncelemeye devam ettiğimiz setin ikinci sayısında bu tehlikeleri ortadan kaldırmak ve hastanın rahatını sağlamak için yazılmış önerileri aktarıyorum:

Alzheimer ve Tuvalet İhtiyacı

Alzheimer olan bir kişi sürekli her şeyi unutacağı için tuvalet ihtiyacı zamanla çok büyük bir sorun haline geliyor. Kişi tuvalete gitmeyi aklına getiremediği için tuvaletini altına yapabiliyor veya çok basit bir örnek verecek olursam hasta tuvaleti bulamayabiliyor. Bütün bunların yanında

21 Ocak 2012 Cumartesi

Alzheimer ve Yıkanma

Önceki bir yazımda da bahsettiğim gibi yıkanma bir Alzheimer'lı hasta için zor bir eylemdir çünkü çok evrelidir. Alzheimer Destek Seti'nin ikinci kitapçığı "Gündelik Yaşamda Alzheimer Hastalığı" tam da bu konuya değiniyor; hastanın yıkanmak istemeyeceğinden veya işlemlerin sırasını unutabileceğinden bahsediyor. Bunun için de çeşitli öneriler var:

  • Banyoyu mümkün olduğunca gevşetici ve hoş bir hale getirin;
  • Duşu kullanın (korkutmuyorsa);
  • Mümkün olduğunca bırakın, kendi yıkansın;
  • Taranması ve tıraş olması için yardımcı olun. Bilin ki iyi göründüğünde kendini de iyi hissedecektir. 

Hep Biliyorduk Aslında!


Bir Demet Tiyatro'yu hatırlayanlar elbette vardır. Orada Zerrin Sümer'in canlandırdığı bir karakter vardı; Telviye Çıtır. Eğer biraz daha net hatırlıyorsanız Telviye hanımla ilgili akla ilk gelen şeyin unutkanlığı olduğunu anımsayacaksınız. Biraz da iyi niyetli ve saf bir karakter olduğunu göz ardı edemeyiz tabi ki fakat Telviye hanım eğer gerçek hayatta yaşayan bir karakter olsaydı, ailesi onu bir psikoloğa mutlaka gösterirdi. Mesela bir bölümde Telviye hanım uzak bir semtte oturan bir arkadaşını ziyarete gidecekti fakat kayboldu. Bulunduğunda neden kaybolduğunu sordular, o da şöyle bir cevap verdi; seneler önce yine aynı arkadaşına gittiğinde bir simitçi varmış. O simitçiyi görünce inmiş otobüsten, oradaymış ev. Seneler sonra yine o simitçiyi aramış evi bulabilmek için fakat bulamamış tabi ki. İşte bu gibi masum ve samimi hatalar Alzheimer başlangıcı olabilir.

2010 senesinde yapılan Çınar Ağacı filmi bir başka örnek teşkil ediyor. Filmi izlemediyseniz -ki mutlaka izlemelisiniz- kısa bir özet geçeyim. Yaşlı bir kadın artık evinde tek başına yaşayamayacağı için kendi hayatları içinde boğuşan çocuklarında kalmak zorunda kalıyor. Filmin asıl fikirlerinden biri çocukların annelerine nasıl zaman ayıramadıklar vs. ama ben yine Alzheimer konusuna değinmek istiyorum. Adviye Hanım tek başına yaşayamıyor çünkü sürekli uyukluyor. Bu yüzden neredeyse yangın çıkarmanın ucundan da dönüyor. Karakterin Alzheimer olduğunu söylemiyorum fakat bir Alzheimer hastası da ocağa veya fırına koyduğu yemeğini rahatlıkla unutup yangın çıkarabilir.

İzlediğiniz filmlere, okuduğunuz kitaplara hatta çevrenizdeki yaşlılara baktığınız zaman hep bu hastalığın izlerini görebilirsiniz. Hep biliyoruz aslında fakat adlandırmıyoruz. O kadar içimizde ve yakınımızda ki ilerde bizi bulmayacağından emin olamayız. O yüzden şimdi o durumda olanlara el uzatmalı, yardım etmeliyiz ki ilerde bizim de yardım edenimiz olsun.

"Basit Bir Test"

Alzheimer Destek Seti kitapçığında yer alan bu basit testi aynen aktarıyorum:

  • Yaşını sorun.
  • Saatine bakmadan saatin kaç olduğunu söylemesini isteyin. 
  • Rastgele bir adres söyleyin ve hatırlamasını isteyin. (Testin sonunda adresi tekrarlamasını söyleyin.)
  • İçinde bulunulan yılı sorun.
  • İçinde bulunulan yeri sorun (hastane adı, ev adresi vb.)
  • O sırada çevresinde bulunan ve önceden tanıdığı iki kişinin adını sorun (yakınları, doktoru vb.)
  • Doğum yılını sorun.
  • Cumhuriyetin kuruluş yılını sorun.
  • Cumhurbaşkanı'nın adını sorun. 
  • 20'den geriye doğru 1'er saymasını isteyin.
Her doğru cevap için 1 puan verin. Puanı 6 yada daha az ise doktorunuzdan ayrıntılı testler yapmasını isteyin. 

Alzheimer ve İlaç Tedavisi

Sürekli alıntı yaptığım Alzheimer Destek Seti'nin de yazdığına göre hastalığın nedeni henüz belirlenemediğinden, kesin iyileşmeyle sonuçlanan herhangi bir tedavisi de yok. Uygulanan tedaviler sadece hastalığın seyrini yavaşlatıyor ve hastaların yaşam kalitelerini yükseltiyor. Herhangi bir ilaca başlamadan önce mutlaka bir doktora danışmak gerekiyor. Bence öyle bir doktor seçilmeli ki hem dalında başarılı olmalı hem de sürekli ulaşılabilir olmalı. Sürekli doktor değiştirmek pek yararlı bir eylem değil. Doktor tavsiyesiyle kullanılan ilaçlar Alzheimer ile birlikte gelen saldırganlık, huzursuzluk, güvensizlik ve uyku problemlerini çözebiliyor veya en aza indiriyor. Hastanız gece boyunca uyumuyorsa, gün boyu size korkularından bahsediyorsa ve huzursuzsa inanın bir doktorun size vereceği ilaçlar çok yararlı olacaktır.

Alzheimer tedavisini bulabilmek için çok sayıda araştırma yapılıyor. Umarım en kısa zamanda etkili bir çözüm bulunabilir.

20 Ocak 2012 Cuma

GATA'nın hazırladığı internet sitesinde Alzheimer'la ilgili çok yararlı ve detaylı bilgiler verilmiş. Aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz:

http://www.gata.edu.tr/dahilibilimler/noroloji/demans.htm

Alzheimer'ın Evreleri

Alzheimer Destek Seti, hastalığı 3 evreye bölüyor ve bu evrelerin kendilerine özgü belirtileri var.

EVRE 1 Hafif ve genellikle ihmal edilen belirtiler: 
  • Bellek kaybı (genellikle yakın geçmişteki olaylara ilişkin);
  • Günün tarihini hatırlama güçlüğü (zaman dezoryantasyonu);
  • Bilinen mekanları tanıma güçlüğü, örneğin evdedir fakat nerede olduğunu karıştırabilir (mekan dezoryantasyonu)
  • Karar verme güçlüğü (inisiyatif kaybı)
  • Kelime bulma güçlüğü. Bu ilk belirtiler nedeniyle, kişi ürkmüş, utanmış yada kederli durumda olabilir. 
Biz anneannemde bu adımların hepsini yaşadık. Yakın geçmişteki olayları unutması senelerce sürdü; bir önceki gün ne yaptığımızı veya o haftasonu nereye gittiğimizi hatırlayamıyordu. Ev hanımı olduğundan ve bizimle yaşadığından tarihle herhangi bir işi olmuyordu fakat doktorlar sorduğunda bilemiyordu. Önceki yazımda da bahsettiğim gibi anneannem evimizde olduğumuzu anlayamıyordu. Karşısına oturup eşyaları tek tek tanıtmak, odaları gezdirmek ve saatlerce anlatmak gerekiyordu çünkü kendisini başka yerde zannettiğinden güven duygusunu yitiriyordu. Kelime bulma güçlüğü de çok sık yaşadığımız bir problemdi; bana bir şey anlatırken uygun kelimeyi bulamıyordu ve ben yardım etmek zorunda kalıyordum. Bazen de anlatmak istediğini anlamadıysam bile anlamış gibi yapıp ona katılıyordum ve o bundan çok büyük mutluluk duyuyordu.

Alzheimer Hastalığının Belirlenmesi

  1. "Yakın geçmişteki olayların ve insan isimlerinin unutulmaya başlaması;
  2. Tarihleri unutma, evin yolunu bulma yada yabancı yerlerde dolaşma güçlüğü;
  3. Karara varmada güçlük;
  4. Çalıştığı işe ve hobilerine olan ilginin azalması"
Bunlar Alzheimer Destek Seti'nde yer alan "ilk alarm zilleri". Eğer bu belirtiler sizin yakınlarınızda varsa vakit kaybetmeden bir psikiyatra veya nöroloğa başvurmanızda fayda var.

Alzheimer Nedir - Kabullenme


"...Demans, beyin kabuğuna ilişkin üst düzey işlevlerin genel olarak bozulmasıdır. Bunlar, kişinin çevreyi farkındalığını (bilinci) bozulmaksızın, bellek, günlük yaşamın gereksinimleriyle başa çıkabilme yeteneği, algı ve devinime ilişkin işlevler, koşullara uygun düşen toplumsal davranışların korunabilmesi ve duygusal tepkilerin kontrolünde bozulma şeklinde sıralanabilir. Büyük çoğunlukla geri dönüşsüz ve ilerleyici bir durumdur.
Alzheimer Destek Seti'nde Alzheimer hastalığının tanımı böyle. İlk kısımdaki kısmen teknik bilgilerin dışında, son cümle çok önemli benim için çünkü bu hastalığın geri dönüşü olmadığını kabullenmek istemeyen hasta yakınları olabiliyor. Annesi veya babası Alzheimer hastalığı yaşayan insanlar maalesef böyle bir şeyi  o çok sevdikleri insanlara konduramıyorlar.
Alzheimer hastaları anlamsız cümleler kurar, duygularını ifade edemez çoğu zaman. Bu durum hasta yakınlarını çok üzer ve anne babalarının bu halini kabullenmezler. Bu kabullenmeme süreci hasta yakınlarını farklı tedavi yöntemleri aramaya sürükler. Kendimden bir örnek vereceğim; annem anneannemin Alzheimer olduğunu kabullenemedi ilk başta. Anneannem ısrarla bir şey söylüyor ve annem de ısrarla onu düzeltmeye çalışıyordu. Böyle olunca anneannem sinirleniyordu. Bir keresinde televizyonda Canım Ailem dizisini izlerken anneannem Şebnem Bozoklu'nun teyzemin komşusu olduğunu, onlara çay içmeye gittiklerini söyledi. Annem ısrarla anneannemi ikna etmeye çalıştı, teyzemi telefonla arayıp sordu vs. Bense, anneannemin o oyuncunun teyzemin komşusu olduğunu sanmasında herhangi bir zarar görmediğim için sonunda araya girip anneanneme haklı olduğunu söyledim ve çok mutlu oldu. Alzheimer hastalarıyla inatlaşmamak, onların söylediğini sakince kabul etmek son derece önemli.

-Bu yazıdaki ve sonraki alıntılar, ikinci kitapçığa geçene kadar, Alzheimer Vakfı ve Pfizer ortaklığında yayınlanan Alzheimer Destek Seti'nin Alzheimer Hastalığını Konuşalım mı? isimli kitapçığından alınmıştır.

Alzheimer

Alzheimer hastalığını insanlar genelde sadece unutkanlık olarak tanımlıyorlar. Maalesef bu hastalığın kapsamı çok daha geniş; unutkanlık sadece bu rahatsızlığın bir parçası. Alzheimer hastalığının içinde davranış bozuklukları da yer almakta ve bu hem hastanın hayatını alt üst etmekte hem de yakınlarını son derece zorlamakta. Alzheimer'ı yaşamak çok zor, bu bir gerçek fakat aynı zamanda Alzheimer'lı bir insanla yaşamak da bir o kadar zor. Annesi, babası vs. Alzheimer olan ve bakımını yüklenen kişilerin bir süre sonra psikolojik desteğe ihtiyaçları olabiliyor. Bu çok normal çünkü, basit bir örnek verecek olursam, bir Alzheimer hastasına saatlerce bulunduğunuz yerin sizin güvenli eviniz olduğunu anlatmanız, odaları defalarca tek tek gezdirmeniz gerekebilir. Bunu haftanın her günü yaptığınızı düşünürseniz bunun ne kadar zorlayıcı bir periyod olduğunu anlayacaksınız.
Ben doktor değilim; tıbbi bilgi dağarcığım sınırlı fakat ben bir Alzheimer hastasıyla senelerce aynı evde yaşadım. Anneannem Alzheimer hastasıydı ve 73 yaşında vefat etti. Ben hiç şikayet etmeden onunla ilgilendim. Nasıl davranacağımı araştırdım, öğrendim ve uyguladım. Bizim ülkemizde Alzheimer ile ilgili çok fazla bilgi sahibi olunabilecek yayınların olmadığını fark ettim ve elimdeki bilgileri paylaşmak istedim. Alzheimer Vakfı'nın sağladığı, Pfizer ile ortak yürütülen bir çalışma sayesinde bir kaç kez evime ücretsiz yayınlar gönderildi. Bir dosyanın içinde bir çok kitapçık okudum ve gerçekten çok faydalı bilgiler edindim. Paylaşacağım bilgiler bu kitapçıklardan; benim kendi bilgilerim değil. Kendi yorumlarımı eklediğimde bilgilendirme yapacağım. Umarım bir kaç kişinin bile olsa işine yarar.